İmdat Freni

Akademisyen Tuna Altınel için “Zorunlu İskân” Sürüyor!

2019 yılının başında Fransa’nın Lyon şehrinde katkıda bulunduğu bir toplantı nedeniyle Türkiye’de tutuklanıp seksen gün cezaevinde kaldıktan sonra 24 Ocak 2020’de beraat eden akademisyen Tuna Altınel için hak ihlalleri sona ermedi. Fransa Claude Bernard Lyon-1 Üniversitesi’nin matematik bölümünde öğretim üyesi olan Altınel Türkiye’deki birçok insan hakları savunucusu, akademisyen ve aktiviste dayatılan bir hak ihlali sürecinin içine hapsedilmiş durumda. Hala pasaportuna kavuşamayan ve Fransa’ya dönemediği için çalışma hakkı ihlal edilen Altınel’in içine kıstırıldığı hukuki kısır döngü bir basın açıklamasıyla teşhir edildi.

Bu basın bildirisini okurlarımızla paylaşıyoruz:

Tuna Altınel 1996’dan beri Fransa Claude Bernard Lyon-1 Üniversitesi’nin matematik bölümünde öğretim üyesi. 12 Nisan 2019 akşamından beriyse Türkiye’de zorunlu iskana tabi… 

21 Şubat 2019 tarihinde Türkiye gibi Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin imzacısı olan Fransa’nın Lyon şehrinde, yasal bir derneğin düşünce ve ifade özgürlüğü kapsamında valilik izniyle düzenlediği bir etkinliğe katkıda bulunmuştu, bu yüzden pasaportuna el kondu. Etkinlik Cizre’de 2016 yılının ocak sonu ve şubat başında 3 binanın bodrum katlarına sığınan korunmasız insanların katledilmesini hatırlatmak, Türkiye’de terörle savaş adına işlenen ağır insan hakları ihlallerine dikkat çekmek amacını taşıyordu. 

11 Mayıs 2019 tarihinde tutuklandı ve hakkında terör örgütü üyeliğinden dava açıldı. Balıkesir L Tipi Kapalı Cezaevi’nde geçen 80 günlük cezaevi deneyimi 30 Temmuz 2019’da hakkında açılan davanın ilk celsesinde, herhangi bir yurtdışı yasağı konulmadan tahliye edilmesiyle sonuçlandı. Bunun üzerine 2019 eylülünde Balıkesir Valiliği’ne yaptığı pasaport başvurusu beraat etmesi durumunda yeniden inceleneceği belirtilerek fiilen reddedildi. Bu hukuksuzluğa karşı avukatı Meriç Eyüboğlu’yla birlikte Balıkesir 2. İdare Mahkemesi’nde yürütmeyi durdurma davası açtı. 

Tutuklanmasına neden olan davanın 15 Kasım 2019 tarihindeki 2. celsesinde suçlama maddesi terör örgütü propagandası olarak değiştirildi. Davanın 24 Ocak 2020’deki 3. celsesinde beraat etti. Gerekçeli kararın açıklanmasının ardından savcı karara itiraz etti. Böylece, beraatin kesinleşmemiş olması sağlandı. Ardından Bursa Bölge Mahkemesi 2. Ceza Dairesi’nin sorumluluğunda istinaf süreci başladı. Şubat ayı avukat itiraz dilekçesini de içeren çeşitli belgelerin karşılıklı iletilmesiyle geçti. Mart ayında Corona geldi, o gün bugündür de gitmedi. İstinaf mahkemesi duruşma olmakzsızın dosya üzerinden karar verebilecekken sessizliğe gömüldü. İdari mahkemedeki davaysa işleyişi ağırlaştırmaktan başka bir işlevi olmayan ara kararlarla herhangi bir somut sonuca varmadan ağır aksak devam etti. 

Duruşmaları çeşitli uluslararası kurum ve kuruluşlar, mesleki dernekler, bilim insanlarının hak örgütleri izledi. Altınel’in üniversitesi, Fransa’nın tüm üniversite rektörlerinin oluşturduğu Conférence des Présidents d’Université1 (CPU), Fransa Matematik Derneği (SMF), Amerikan Matematik Derneği (AMS), Committee of Concerned Scientists2 (CCS) bu gözlemciler arasında yer aldı. Altınel’in beraatini adaletin doğal bir tecellisi olarak gören bu kurum ve kuruluşlar savcının itirazı ve bunu izleyen istinaf sürecinin uzaması, Altınel’in anayasal hakkı olan çalışma ve seyahat özgürlüğünün ihlal edilmesi için hukuki bir kılıf olarak kullanılması karşısında şaşkınlık ve tepkilerini gizlemediler. Mayıs ayından itibaren istinaf mahkemesine mektuplar3 göndermeye başladılar. Bu mektuplarda ortak tema Altınel’in herhangi bir suç işlememiş ve beraat etmişken akademisyenlik mesleğini yapmaktan alıkonulması oldu4.

Tuna Altınel Türkiye’deki birçok insan hakları savunucusu, akademisyen ve aktiviste dayatılan bir hak ihlali sürecinin içine hapsedilmiştir. Beraat etmiş olmasına ragmen davaya ilişkin hiçbir neden-sonuç ilişkisi içermeyen bir itirazla davası istinafa taşınarak beraatinin kesinleşmesinin önüne geçilmiştir. Bu belirsizlik pasaport başvurularına olumlu yanıt vermeyi geciktirmek için kullanılmakta, hukuki yollardan tıkanıklığı açma girişimleri dosyaların mahkemeler ve devlet daireleri arasında gidip geldiği bir kısır döngü içinde boğulmaya çalışılmaktadır. Türkiye’de sıkça görüldüğü üzere, adil yargılanma hakkına saygı duyuluyormuş görüntüsü altında Altınel’in anayasal hakları olan çalışma ve seyahat özgürlükleri ihlal edilmektedir. 

CPU, Üniversite Rektörleri Birliği: Fransa’nın üniversite ve dengi okullarının yöneticileri ve rektörlerinin oluşturduğu bu kurum yükseköğrenim ve araştırma yaşamının her alanına müdahale eder ve bilimsel yaşamı yönlendirme gücüne sahip öneriler getirir. http://www.cpu.fr/

CCS, Duyarlı Bilim İnsanları Komitesi: ABD’de kurulmuş olan ve her alandan bilim insanlarını bir araya getiren bu komite 1972 yılından beri etkin biçimde bilim insanlarının uğradığı hak ihallerine dikkat çekmek için çalışmaktadır. https://concernedscientists.org/ 

3 CPU’nün mektubu için http://www.cpu.fr/actualite/courrier-au-tribunal-regional-de-bursa/
CCS’in mektubu ve türkçe çevirisi için https://concernedscientists.org/2020/05/french-professor-acquitted-and-released- from-iranian-prison-passport-still-not-restored/
Fransa Matematik Derneği’nin mektubu için https://smf.emath.fr/actualites-smf/040620-lettre-aux-juges-de-la-cour- dappel-apres-arrestation-de-tuna-altinel
Amerikan Matematik Derneği’nin mektubu için http://www.ams.org/images/AltinelTurkish.EnglishVersion05-22-20.pdf

4 Altınel’in çalıştığı Lyon 1 Üniversitesi rektörünün imzasıyla yollanan mektuptan bir bölümde şöyle deniyor: 

“Lyon 1 Üniversitesi olarak hatırlatmak isteriz ki: Tuna Altınel bir yıldan uzun bir süre önce tutuklanışından bu yana Türkiye’de kalmak zorunda bırakılmaktadır ve pasaportuna el konmuş olmasından dolayı Claude-Bernard Lyon 1 Üniversitesi’nde öğretim üyesi ve araştırmacı olarak görevlerini yerine getirememektedir. Halbuki, Tuna Altınel Fransız hukukuna göre hiçbir suç işlemiş değildir ve kendisine isnat edilen fiiller Fransız hukuk sistemine tabidir. Fransız hukuk sisteminde, öğretim üyesi ve araştırmacıların ifade özgürlüğünün anayasaya ile teminat altına alınmış olduğu unutulmamalıdır.” 

Mektubun tam metni için: https://www.univ-lyon1.fr/actualites/la-presidence-de-lyon-1-ecrit-au-tribunal-en-charge-de- l-affaire-tuna-altinel-1062200.kjsp#.XuivJufgrIW
Mektubun türkçe çevirisi için https://www.univ-lyon1.fr/medias/fichier/2020-05-26-sayin-bursa-istinaf-mahkemesi- hakimlerine_1591219675200-pdf?ID_FICHE=84076